Bugun...
SON DAKİKA

PERFORMANSINIZI YERİNDE TUTMAK İÇİN YAPILACAK

 Tarih: 12-08-2023 09:24:00
YAŞAR EYİCE

*- SORUNU ÇÖZMEK ELİNİZDE

 

Notlarıma göre bugünkü konum; ‘Türk ve Müslüman maskeli ajanlara dikkat!’ idi…

Bunlar;

Dün aramızdaydılar, bugün aramızdalar, yarın da olacaklar.

Bunları ‘Türk’ diye biliyoruz ama değiller…

Bunları ‘Müslüman’ olarak biliyoruz, ama değiller…

Bunların işi aramıza karışmak, bir yerlere gelmek, kök salmak ve aleyhimize çalışmak..

Sanıyorum bu gibiler istihbarat kayıtlarımızda bulunuyorlar.

Daha önce yazmıştım;

‘Anlat derdini Marko Paşaya’ hikâyesini bildiğimizi sanırız, ama alakası yoktur.

Devletimizin ve insanlarımızın güvendiği çok önemli mevkilere gelen bu zatı muhterem yüzünden ne kadar askerimizi kaybettiğimizi…

Neyse belki bir gün yine hatırlatırım….

Güncel olduğu ve hepimizi yakından ilgilendirdiği için sözü ‘aykırı’ olarak nitelendirdiğim Uzman Doktor, yılların Kadın- Doğum mütehassısı Dr. Serhat Sakız fotoğrafını da koyarak, dün yaşadıklarını anlatmış:

Bazıları ‘ağır’ bulacak, bazıları da ‘hak verecek’ çoğumuz da umursamayacak olan hikayeyi nakledeyim:

 

*-  AĞIR İTHAM

 

‘Türkiye'de tıbbı ‘şerefsiz bitirdi!’ diyorum...

Ona ‘şerefsiz deme!’ diyorsunuz...

Torunumun kankası Güneş, dün akşam bir düğüne gitmiş annesi ve babasıyla...

Koştururken sol ayağını masaya vurmuş, ’Parmağında kırık var!’ denmiş, alçıya alınmış bacağı...

Bugün onunla oynamaya gitmiş Beren Su..,

Dönüşte,  ‘benim de ayağım ağrı

yor!’ demiş...

Kıskanmış muhtemelen ona gösterilen ilgi ve alakayı...

 

*- FİLMDEN ANLAMIYORMUŞ

 

Mimarsinan Devlet Hastanesi'ne götürmüş annesi ile babası, her iki ayak dört yönlü grafi çekilmiş...

Ortopedi hekimi ‘Ben anlamam filmden!’ demiş, yarın röntgen doktoru filmleri görene kadar alçıya alınsın bacağı...

Alçıya alınmış, Güneş ile aynı ayağı...

Röntgen bilmeyen Ortopedi Uzmanı!

Acaba İzmir’den Prof. Dr. Erkan Sevinç’ten rica edip İstanbul’a göndersek mi, ultrason ve röntgen için anlamayanlara seminer versin.

 

*- NASIL ÖĞRENEMEMİŞ

 

Ultrason bilmeyen Doğum Uzmanı...

Giderayak bu kepazeliğe de şahit oldum ya, 'yazıklar olsun!’ demeyeceğim artık, bu ‘şerefsizi’ başımıza musalat edenlere...

Onun sayesinde belalarını bulacaklar, kıvrana kıvrana hem de...

‘Öldür beni!’ diyerek Tanrı'ya yalvaracaklar...

Ya alçı atel komplikasyonu olurda, beslenme bozukluğundan torunum bacağını kaybederse bunun hesabını kime soracağım?

Bunları herhalde insanlarımızda, daha fazla tıp hekimleri görüyor, yaşıyorlardır.

Yorumunu sizlere ve yetkililere bırakıyorum…

Aşağıdaki analiz de, Fransız Profesör Bruno Dubois, La Pitié-Salpêtrière’den…

Dağarcığımızdra olması için paylaşıyorum, çünkü benim gibi yaşı ilerlemiş olanları daha fazla ilgilendiriyor…

 

*- KENDİNİZİN DOKTORU OLUN

 

Paris Hastanelerinde Bellek Enstitüsü ve Alzheimer Hastalığı (IMMA) Direktörü, konuyu oldukça güven verici bir şekilde ele alıyor:

‘Bir süredir bazı şeyleri unutuyordum.

 Önceleri, Alzheimer'ın başlangıcı olmasından korktum, ancak bugün bu makaleyi okuduktan sonra rahatladım.

‘Eğer biri hafızadaki sorunlarının farkındaysa, Alzheimer'a sahip değil.’

 1. Ailelerin isimlerini unutuyorum

 2. Bazı şeyleri nereye koyduğumu hatırlamıyorum

Genellikle 60 yaş ve üstü kişilerde, hafızada olmadıklarından şikayet ettikleri görülür.

 Bilgi her zaman beyinde, eksik olan ‘işlemci’dir.

 Bu ‘Anosognosia’ veya geçici unutkanlıktır.

 

*- YAŞA BAĞLI SEMPTONLAR

 

60 yaş ve üstü insanların yarısının hastalıktan ziyade yaşa bağlı bazı semptomları vardır.

En yaygın vakalar:

- bir kişinin adını unutmak,

- evde bir odaya gidip neden oraya gittiğimizi hatırlamamak

- gözlüklerimizi veya anahtarlarımızı bıraktığımız yeri bulamamak.

60 yıl sonra çoğu insan böyle bir sıkıntı yaşıyor,

Bu bir hastalık değil, yıllar geçtikten sonra bir özellik olduğunu gösterir.

Önemli noktayı belirteyim:

‘Unutkan olduğunun bilincinde olanların ciddi bir hafıza sorunu yoktur.

Bir hafıza hastalığından veya Alzheimer'den muzdarip olanlar, neler olduğunun farkında değildirler.

IMMA Direktörü Profesör Bruno Dubois, gözetim konusunda endişeli kişilerin çoğunu güvence altına alıyor:

‘Hafıza kaybı hakkında ne kadar şikayet edersek, hafıza hastalığından muzdarip olma ihtimalimiz o kadar az olur.

 

*- UMARIM DOĞRU ÇIKAR

 

Şimdi biraz nörolojik test için, sadece gözlerini kullan!

1- Aşağıdaki tabloda C'yi bulun!

 

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOCOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 OOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

 

2- C'yi zaten bulduysanız, ardından aşağıdaki tabloda 6'yı bulun.

 

 99999999999999999999999999999999999999999999999

 99999999999999999999999999999999999999999999999

 99999999999999999999999999999999999999999999999

 69999999999999999999999999999999999999999999999

 99999999999999999999999999999999999999999999999

 99999999999999999999999999999999999999999999999

 

 3- Şimdi N'yi aşağıdaki tabloda bul.

 Dikkat, biraz daha zor!

 

 MMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMNMM

 MMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

 MMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

 MMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

 MMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

 

 Bu üç testi sorunsuz olarak geçerseniz:

 - yıllık nörolog ziyaretinizi iptal edebilirsiniz.

 - beyniniz mükemmel durumda!

 - Alzheimer ile herhangi bir ilişki yaşamaktan uzaksın.

 Yani, bunu 60 yaş üstü arkadaşlarınızla paylaşın, güvence altına alın…

Ben de, komşum emekli ve rütbeli asker Yılmaz Bey ile Gazeteci Ünal Tümin, Bilgin Önder ve Murat Eştürk ile paylaşacağım…

 

*- CEVAP: HAYIR!

 

Fransız Profesör;

‘Tıbbın dördüncü yılında öğrencilere klinik tıp öğrettiğimde şu soruyu soruyorum’ diyerek anlatıyor:

Yaşlılarda zihinsel karışıklığın nedenleri nelerdir?

Bazıları: ‘Baştaki tümörler!’

Cevap: Hayır!

Diğerleri ise şunları söylüyor:

‘Alzheimer'ın erken belirtileri!’ 

Tekrar cevap veriyorum:

Hayır!

 

*- NEDENSE HİSSETMİYORUM

 

Yanıtlarının her reddedilmesiyle, cevapları kurur.

Ve en yaygın üç nedeni listelediğimde ağızlar açık kalır.

- Kontrolsüz diyabet;

- İdrar yolu enfeksiyonu;

- Dehidrasyon  (sıvı kaybı)

‘Şaka gibi’ gelebilir, ama değil.  60 yaşın üzerindeki insanlar susuzluk hissetmeyi sürekli olarak durdurur ve sonuç olarak sıvı içmeyi bırakır.

Kimse sıvı içmelerini hatırlatmak için etrafta olmadığında, hızla susuz kalırlar. 

Dehidrasyon şiddetlidir ve tüm vücudu etkiler.

Ani zihinsel karışıklığa, kan basıncında düşüşe, artmış kalp çarpıntısına,koma ve hatta ölüm…

 

*- SUSUZLUĞU FARK ETMEYİZ!

 

Bu sıvıları unutma alışkanlığı, vücudumuzda olması gereken suyun% 50'sinden biraz fazlasına sahip olduğumuzda 60 yaşında başlar. 

60 yaşın üzerindeki insanların su rezervleri daha düşüktür. 

Bu doğal yaşlanma sürecinin bir parçasıdır.

Ancak daha fazla komplikasyon var. 

Susuz kalsalar da, su içme ihtiyacı hissetmezler, çünkü iç denge mekanizmaları çok iyi çalışmaz.

Sonuç:

60 yaşın üzerindeki insanlar, sadece daha az su yüzdesine sahip oldukları için değil, aynı zamanda vücuttaki su eksikliğini iyi hissetmedikleri için kolayca dehidrate olurlar.

60 yaşın üzerindeki insanlar sağlıklı görünse de, reaksiyonların ve kimyasal fonksiyonların performansı tüm vücutlarına zarar verebilir.

 

*- ALIŞKANLIĞIMIZ OLMALI

 

İşte iki uyarı:

1) Sıvıları içme alışkanlığına sahip olun. 

Sıvılar arasında su, meyve suları, çaylar, süt, çorbalar ve karpuz, kavun, şeftali ve ananas gibi su açısından zengin meyveler;  Portakal ve mandalina da işe yarıyor.

Önemli olan, her iki saatte bir, biraz sıvı içmeniz. 

Hatırla bunu!

2) Aile üyeleri için uyarı:

60 yaşın üzerindeki kişilere sürekli sıvı verin.

Aynı zamanda gözlemleyin.

Sıvıları reddettiklerinde bir günden diğerine, sinirli, demoralize ve/ veya dikkat eksikliği gösterdiklerini fark ederseniz, bunlar neredeyse kesinlikle tekrarlayan dehidrasyon belirtileridir.

Beğendin mi?

Öyleyse yay! 

ŞİMDİ YAPMAYI UNUTMAYIN!

Arkadaşlarınızın ve ailenizin kendileri için bilmesi ve daha sağlıklı ve mutlu olmanıza yardımcı olması gerekir.

Paylaşmak güzel! 

60 yaş üstü kişiler için ama alışkınlık gençlikte başlar..

Yoksa siz de bir bakarsınız doktoruna rastlamazsınız ve Dr. Serhat Sakız gibi demorize olabilirsiniz…

Tatiliniz güzel ve sorunsuz geçer umarım…

 

 

 

 

 

  Bu yazı 827 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI