DEĞİŞİM İÇİN HAYDİ SANDIĞA

Tünaydın Can-Canlarım;

     Hani, sözler vardır ya atalarımızdan bizlere intikal etmiş, mesela, Hz. Mevlana'nın çok sevdiğim dizeleri vardır; Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verilecek bir cevabım var. Lakin bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de adama bakarım adam mı diye...'''' Kötü söz insanı dininden çıkarır.''

''Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma.''

''Bakkal ölenin borcunu diriye ödetir.''

''Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.''

''Hak yiyenler bir gün yedikleri hakları fazlasıyla ödeyeceklerdir.''

''Haksızlığa karşı çıkıp hakkını aramayan, hem hakkını hem şerefini kaybeder.''

''Anlamını kaybeden hiçbir şeyi geri getirmeye çalışmayın. Bırakın inceldiği yerden kopsun. Bırakın kader yakışanı yaşatsın.''...Ne güzel, ne kadar düşündürücü sözler değil mi? Her birinin ağırlığını, aydınlığını hissedebiliyorsun...

     Ancak, bakıyorum da, 20 senedir, Cumhurbaşkanımız RTE'nın, kayda değer, peşinden gidilesi, benimsenesi bir sözüne rastlayamadım bugüne kadar...Oysa ki, bunca yıl peşinden gidilecek bir sözler söylemiştir diyorum ama, sıfıra sıfır, elde var sıfır...

     En son da, kendi oluşturduğu 'akil insanlar' gurubunu oluştururken aradığı vasıflardan bahsederken; ''Entel, dantel bir takım insanlar oluşturduk'' sözüne, güleyim mi, Cumhurbaşkanınına yakıştırayım mı, bilemedim... şaştım kaldım.

     Ama sonra kendi kendime söylendim, 'yahu bugüne kadar söylediği sözlerde yakışık alanı var mıydı,  diye bulamadım. Hep bir hakaret, hep bir aşağılama, hep bir küfür! Yahu sen birkere bulunduğun mevkie göre söz etmeyi denesene! Nedir bu Türk halkına sarf ettiğin, sürtük, şerefsiz, ahlaksız, namussuz, başıbozuk ve daha birçokları gibi yakışıksız laflar? Biz bunların hiçbirini hak etmiyoruz! Ya da, ,icraatınızdan memnun olmayanların dile getirdiklerinde sarf ettiğiniz, ''ananı al da git!'' Meslek sahibi elitler için de, "beğenmiyorlarsa gitsinler başka ülkelere" gibi sözler. Siz, kimi, kimin ülkesinden kovuyorsunuz? Böyle bir hakkı nereden buluyorsunuz kendinizde demek lazım ama maalesef bu laf göndermeler tek taraflı oluyor. O söylerse mubah, biz söylersek gözaltı! Bu mudur sizin demokrasi anlayışınız.

     Ya da, kendinizin de sarf ettiğiniz sözlerle kabul ettiğiniz menşei belli, CHP başkanını karalama kasetiyle, gençleri, hinliklerinden dolayı, hilelerinden dolayı, ''Kandil'' fonlu, seçim sloganının kaset montajı olduğunu bilip, payelendirmeniz; ''Kıvrak zekalı gençlerin montajı'' şeklinde...bence bir de tebrik ekleseydiniz, günün anlam ve manasını yükseltmek için...

     Olmuyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan! Artık, bence, sizlere biat edenlerin çemberi bayağı daraldı, çünkü gerçek yüzleriniz, maskeler düşünce kabak gibi ortaya çıktılar. Amaç güzel bir hedeftir, o uğurda çalışmak, çabalamak, erdemdir amaaaa, başkalarının hak ve hürriyetlerine kelepçe vurulmaya kalkıldığında, idare sisteminin tabelası değişiyor maalesef. Düpedüz bir dikta rejimini işaret ediyor ki, biz bunları kabul etmemek için buradayız, sonuna kadar da mücadele etmek niyetindeyiz!

     Kimsenin, hakkına, rızkına, ailesine, şeref ve namusuna ilişmeden sataşmadan yaşayabilmek için nefes alıyoruz, çünkü ALLAH'tan KORKUYORUZ! KUL HAKKI, YETİM HAKKI YEMEKTEN, ŞİDDETTEN KAÇINIYORUZ, KARDEŞÇE, İNSANİ, DEMOKRATİK HAKLARIMIZA, HAKSIZ YERE EL SÜRÜLMESİNDEN NEFRET EDİYORUZ EDENLERİ DE ŞİDDETLE KINIYORUZ...

     Onun içindir ki, tüm Türk bayrağı altında toplanmış vatandaşlarıma sesleniyorum; DEĞİŞİM İÇİN HAYDİ SANDIĞA, BİR SONRAKİ BEŞ YILLARI GARANTİ ALTINA ALALIM...

     HAYDİ, HAYDİ, HAYDİ, benim hürriyetine düşkün, dürüst adaletin tecellisini özleyen yurttaşlarım; HAYDİ, 28 Mayıs ve ötesi gülen yüzlerle doğacak güneşi kucaklayalım.