YETKİSİ ÇOK, ÖNÜNDE DÜĞME İLİKLETİYOR AMA DİPLOMASI YOK!

*- DİNLEMEYEN DE VAR

 

Foçalı kent gözlemcisi gazeteci arkadaşım Servet Vural önemli bir konuya dikkat çekti.

Belediye Başkanları, ‘Belediye Başkanı Yardımcılarını’ siyaseten seçtiklerini ve bu nedenle büyük hatalara ve yanlışlara düştüklerini örnekleriyle belirtiyor.

Şu anda bilmiyorum ama önceki dönemlerde, tahsili ve bilgisinin yetmediği, ama iyi giyimli ve güzel konuşmasıyla dikkati çeken bazı kişilerin ‘Başkan Yardımcısı’ olarak önemli görevi yürüttüklerini anımsıyorum.

 

*- ROLLERİ ÇOK ÖNEMLİ

 

Eminim birçok kişi için bu haber önemli değil…

‘Bana ne?’ diye ilgilenmeyenlerin sayısı az değildir.

Ama hepimizi çok yakından ilgilendiriyor, neden mi çünkü, ‘Belediye Başkan Yardımcısının görevleri, belediye teşkilatında önemli bir rol oynar.’

Belediye Başkan Yardımcısının görevlerini sayısız maddeler halinde yazabilirim.

Ama bazılarını paylaşayım:

‘Belediye bünyesinde çalışan tüm personelin denetimini sağlamak.

Belediye personel atamalarını yapmak.

Belediyenin kurduğu birliklerin yönetiminden sorumlu olmak.

Belediye meclisinde bulunan plan ve projelerin gerçekleşmesi veya yürütülmesi için kurulan birlikleri, kuruluşları ve kurumların yöneticiliğini yapmak.

Belediye tarafından düzenlenecek olan şenlikler, spor etkinlikleri, festivaller ve fuarlar gibi organizasyonların denetimi ve temsili.

Belediye bütçesini uygulamak, bütçe içinde yer alan encümenin ve meclisin yetkisi haricinde olan aktarmalara onay vermek.

Bütçe içerisinde muhtaç ve yoksul kimseler için ayrılmış olan ödenekleri kullanmak, engelli vatandaşlara yönelik hizmet yürütmek ve engelli merkezi oluşturmak.’

Aklıma gelmişken ilave edeyim:

Belde halkının mutluluğu, sağlığı ve huzuru için gerekli önlemleri almak de Başkan Yardımcısının görevleri içindedir, yabancı ülkelerdeki diğer belediye başkanları ilet ticari işbirliği yapmaktan da sorumludur.

Bunlar ne demek?

Para da, güç de, yapılacaklar da, alınacak çıkarılacaklar da öncelikle bu zevattan sorulur….

Yani birçok kişi, daha doğrusu herkes önünü ilikleyerek odasına giriyor.

İşte böyle bir kişi…

Ama Servet Vural’ın dikkat çektiği gibi acaba Belediye Başkan yardımcısı atanan kişi makamın insanı mıdır?

 

*- RANTTAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL

 

Sevgili meslektaşım Servet Vural’ın bildiği var ki, konuyu gündeme getirmiş.

Düşünün yüzlerce binlerce belediyemiz var.

Bunların da başkanları, meclis üyeleri ve personelinin başında kendisi gibi ‘Başkan Yardımcısı’ ya da ‘Yardımcıları’ bulunuyor.

Ben de belirttim;

‘Benim de bildiğim kara cahil değil ama durumu ve tahsili bu makamı doldurmayacak kişiler Başkan yardımcılığı görevlerini yaptı…’

Yasaları bilmeyenler, takip etmeyenler, okumayanlar, ya da işlerine gelenler tabii ki ‘çıt çıkarmayıp’ beklentilerinin yerine gelmesi için çaba gösterdiler.

Rant peşinde koştular,,,

Biraz da yasalardan ve kurallardan söz edeyim:

 

*-  SADAKAT TESTİ

 

Konu iki yasayı ilgilendiriyor.

Biri her memurun bildiği 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 68 B maddesi.

Kadrolarda derece ve süre yükseltilmesini, yıllarını… Hizmet sürelerini ve yükseköğrenim görme şartını…

Ama burada bir de 74’ncü madde var. Oradaki hüküm ise diğer maddeyi biraz gevşetecek durumda. Ama Yüksek Öğrenim yine şart…

Diğer taraftan bir de 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun ‘Norm kadro ve Personel istihdamı’ başlıklı yasa var.

Bunlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı tarafından müştereken belediyelerin personelinin ele alındığını ve ilkeleri belirtiyor.

Ama;

 Norm kadrosunda ‘Belediye Başkan Yardımcısı’ bulunan belediyerde, norm kadro sayısına bağlı kalmaksızın, belediye başkanı zorunlu gördüğü takdirde, şehrin nüfusuna göre, bir değil üç tane bile ‘Başkan Yardımcısı’ görevlendirebiliyor.

Her ne kadar maaşı belediye başkanının 3/2’si olarak belirtilip, başkanın maaşını geçemeyeceği yasa olsa da, sosyal güvenlik, pirim ve benzeri giderlerinden kurum karşılıkları belediye bütçesinden karşılanır hükmü büyük avantajlar sağlıyor.

Yani ‘kral’ gibi o özetlemiş.,,

Birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü dereceli kadrolar için en az 8 yıldan başlayan 12 yıla kadar çıkan hizmeti olmaları gerektiğini ve kesin şartın Yüksek Öğrenim görmüş olmayı kaydetmiş.

Ama öyle belediyelerimiz varı ki, ne başkanı ne de seçilmişlerin, yani belediye meclis üyeleri ve belediye çalışanları içinde yüksek öğrenimli yok..

İşte bu durum yasalarda yer almıyor…

Yani:

Belediye Başkanları bugüne kadar hep bazı atamalar ve görevlerinde hep at oynatmışlar, meydanı boş bulmuşlar.

Şimdi karşılarına belirttiğim gibi  Servet Vural gibi Kent gözlemcileri çıkıyor…

Konunun önemini ve yasanın gereklerini ortaya çıkarıyorlar…

Hani bazıları ‘Paran kadar konuş’ diye ortaya çıkar ya, artık ‘Diploman kadar konuş!’ dönemi de başlamış durumda…

Şunu anımsatayım:

Başkalarını üzerek ilerlemeyi düşünmek, çok kötü bir seçenektir.

Hayat kimsenin ağlayarak kaybettiğini bir başkasına gülerek kazandırmıyor.

Hayat, er ya da geç insanların başkasına yaşattığı şeyleri kendisine de yaşatıyor.

Değmeyen şeyler var hayatta!

Üzülmeye değmeyen ayrılıklar.

Düşünmeye demeyen anılar.

Konuşmaya bile değmeyen insanlar!.,,

Bunlar Belediye başkanları da olur, yönetici durumunda olanlar da, sevgililer ve komşular da…

Herkes ama herkes…