Bugun...
SON DAKİKA

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN

 Tarih: 11-04-2024 10:25:00
YAŞAR EYİCE

*- HUZUR VE MUTLULUK İÇİNDE…

 

Sevgili Dostlar, en içten sevgi ve saygılarımla;

Sevdiklerinizle birlikte, sağlıklı, huzurlu, mutlu bir Ramazan Bayramı geçirmenizi diliyorum. Bayramınız kutlu olsun…

Bu bayram, bu anlamlı günler, aydınlık günlerin, sizin için güzelliklerin başlangıcı olsun!

Dostluğun, barışın, huzur ve mutluluğun, gönüllerde yaşandığı, sevgi dolu daha nice bayramlar en büyük dileğim.

Hüznün neşeye dönüştüğü, dargınların barıştığı, yardımlaşma ruhumuzu en derinden yaşatan, rahmet ve şefkat dolu günleri hissettiren en özel günlerimizden bu gün, günlü güzel dostlara, kucak dolusu selam olsun,

En güzel anıları birlikte paylaşmak, her bayramda hatırlanmak dileğiyle mutlu bayramlarınız olsun...

En içten duygularımla;

Özgürlüğün ve adaletin egemen olduğu, dostluğun, barışın, huzur ve mutluluğun gönüllerde, kardeşçe yaşandığı sevgi dolu umutlu, hoşgörülü, aydınlık günlerde daha nice bayramlara, elele gönül gönüle birlikte sevgili dostum, arkadaşım, kardeşim, canımın içleri…

 

*- SAĞLIK ÖNCELİK AMA…

 

En büyük temennimiz sağlık, huzur ve mutluluk içinde günlerimizin geçmesi…

Sağlık durumumuz, hastanelerin özellikle acil kısımlarının doluluk oranından biliyoruz…

Hastane poliklinik koridorları da, yoğun bakımlar da ortada…

Nasıl karakol, adliye, mahkeme, mahpushana sözleri geçince ‘Allah düşürmesin’ duası otomatik olarak ağzımızdan çıkıyorsa, hastane lafı geçince de bu tümleci söylemeden kendimizi ala koyamıyoruz…

Siyaset ve politikacılar kaç zamandır keyfimizi kaçırıyor…

Buna bir de spor daha doğrusu futbol eklendi…

Yine bölündük…

Nedense yıllardır bir noktada bir türlü birleşemiyor, el sıkışmadığımız gibi masaya yumruk vuruyoruz…

Sanki kanlı bıçaklı durumdayız…

 

*- BİR YANDA OLSUN

 

Bayramlaşmaları, günün mana ve önemini belirten, neredeyse ezberlediğimiz lafları bir yana bırakalım.

Memleketimizin halini anlatan, günümüzün, sonucunu merakla beklenen iki olayı ele alacağım.

Birincisi siyasi…

Anlatayım:

‘Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar'ın İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu suçlayan açıklamalarına İBB'den sert yanıt geldi.

İBB’den yapılan resmi açıklamada, “Haluk Bayraktar hakkında asılsız iddialarından ötürü hem kişisel hem de kurumsal hukuki süreç başlatılacağı” bilgisi yer aldı.

Haber şöyle devam ediyor:

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar'ın Ekrem İmamoğlu'na yönelik saldırgan sözlerine karşı güçlü bir yanıt verdi.

Sosyal medyada dolaşan "Baykar'ın İsrail'e jet yakıtı sattığı" iddialarıyla ilgili olarak Bayraktar'ın yaptığı açıklamalara işaret edildi.

Baykar Genel Müdür Haluk Bayraktar açıklamasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’nu suçlamış, ağır hakaretler yağdırmıştı..

Haluk Bayraktar'ın ağır hakaret içeren suçlamaları üzerine İBB’den yazılı bir açıklama geldi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi.

“Haluk Bayraktar isimli kişinin sosyal medya platformu X paylaşımında İBB ve Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na yönelik yalan ve iftiralara yer verildiği görülmüştür.

Haluk Bayraktar isimli kullanıcı hakkında, bu asılsız iddialarından dolayı, hem kişisel hem de kurumsal hukuki süreç başlatılacaktır.

Ramazan ayında bile iftira ve kumpastan geri durmayanların, bayramda da aynı kötülüklere devam etmesine şaşırmıyoruz.

Bu şahıs ve benzerleri sosyal medyada dezenformasyon yaparak, içindeki kin ve nefreti toplumu kutuplaştırmak için kullanıyor.’

İşte bunlardan kurtulmalıyız..

Bu yüzden ben şöyle diyorum:

‘Dostluğun, barışın, huzur ve mutluluğun, gönüllerde yaşandığı, sevgi dolu daha nice bayramlar en büyük dileğim.

Bir avuç dua, bir kucak sevgi, sıcak bir mesaj kapatır mesafeleri, birleştirir gönülleri, kalbiniz nur, haneniz huzur dolu olsun, Ramazan Bayramınız mübarek olsun, dileğim; keyif dolu, güzel bir bayram geçirmeniz…

Hüznün neşeye dönüştüğü, dargınların barıştığı, yardımlaşma ruhumuzu en derinden yaşatan, rahmet ve şefkat dolu günleri hissettiren en özel günlerimizden bu gün, günlü güzel dostlara, kucak dolusu selam olsun, en güzel anıları birlikte paylaşmak, her bayramda hatırlanmak dileğiyle şöyle diyorum:

‘Kalpler vardır sevgiyi yaşatmak için, insanlar vardır dostluğu paylaşmak için, mübarek günler vardır beraber kutlamak için, bu gün olduğu gibi…’

Ne güzel demişler; her şeye dertlenip canını sıkma ey gönül, ne bu dertler kalıcı, ne de bu ömür…

Öyleyse; Gönlü güzel dostlara kucak dolusu selam olsun bizden de…

Duamız şöyle:

Allah’ım yeni bir günde, Ramazan Bayramı’nda, sağlığı bedenimizden, bereketi evimizden, sevdiklerimizi yanımızdan, sizin gibi iyi dostları gönlümüzden eksik etme…

Siz dostlar, okyanusun dibinde iki midyenin gönlünde yatan inciye benzer, zor bulundukları için bizim için çok değerlisiniz.

İyi dostlar; yıldızlar gibidir, her zaman göremezsin ama orada olduklarını bilirsiniz. Hayırlı, bereketli günlerimiz olsun…

En güzel anıları birlikte paylaşmak, her bayramda hatırlanmak dileğiyle mutlu bayramlarınız olsun...

Herkesin bayramı şeker gibi tatlı olsun, sağlık, sevgi ve şans sevdiklerinizle birlikte yol arkadaşınız olsun…

En içten duygularımla;

Özgürlüğün ve adaletin egemen olduğu, dostluğun, barışın, huzur ve mutluluğun gönüllerde, kardeşçe yaşandığı sevgi dolu umutlu, hoşgörülü, aydınlık günlerde daha nice bayramlara, elele gönül gönüle birlikte sevgili dostum, arkadaşım, kardeşim, canımızın içi…’

Daha ne diyeyim?

Allah kimsenin gözünü ve gönlünü kör etmesin…

Para ve makam hırsını alıp götürsün…

Sonunu düşünsün…

 

*- ADAM BAYRAMI HUZURSUZ GEÇİRECEK

 

Televizyon seyrederken, bir baktım, ekranın altından bir yazı geçiyor:

‘Kulüpler imza toplamaya başladılar!’

Anlamışsınızdır;

Yediden yetmişe değil, tüm ülkenin ‘Yeter artık!’ deyip bir numaralı suçlu bulduğu Futbol Federasyonu’nun değişmesi ve atama değil seçimle işbaşına getirilmesi için dört büyükler dahil tüm şikayetçi kulüplerimiz de TFF Başkanının ‘Tamam, ben de 18 Temmuz’daki kongremizi seçimli yapacağız!’ sözüne rağmen ‘Olağanüstü kongre için’ imza topluyorlar.

40 imza toplanırsa bir ay içinde Futbol Federasyonu, benim de istediğim gibi ‘olağanüstü kongresini’ yapmak zorunda kalacak.

Yani birkaç ay bekleyip, olayların soğumasını, böylece yine belki kendilerince yapacakları atak ve Bizans oyunlarına imkan tanınmamış olacak.

 

*- BUNLAR FANATİK

 

Son halimizi size anlatmak için, son günleri özetleyeyim, hem de taraftarların gözünden…

Ne haldeyiz?

Ağlayalım mı, gülelim mi?

Yoksa tabuları yıkıp, düzgün beyaz bir sayfa mı açalım?

‘Rüzgâr çıkmadan yelken açmayacaksın!’ diye bir söz var.

Alıcısı ve takipçisi olunca;

Spor sayfaları ‘Futbol’ sayfaları oldu…

Spor yazarları ‘Futbol yazarları’ oldu…

Hepsi de,  Hıncal Uluç’un yıllar önce başlattığı sistemin içinde renklerini belli ettiler.

Son örneğini de, 7 Nisan 2024 Pazar günü Şanlıurfa’da sadece bir dakika oynanan Ziraat Türkiye Kupası final maçının öncesi ve sonrasında gördük.

Ukalalar hala yazıp tutuyorlar.

Dikkat ettim;

Konuyu dönüp dolaşıp ‘Napolyon’a yani ‘paraya’ getiriyorlar.

En basitinden ‘yayıncı kuruluşun naklen yayında, reklam gelirlerinden mahrum olduğunu’ iddia ediyorlar.

Provakasyonlar hat safhada!

Bana ne?

Halka mı dağıtıyorlar?

Örneğin; maçın geliri depremzedelere verilecek.

Neden milyarlar kazanan ve talimatla adamlarına (!) söyleyeceklerini sufleyenler, ‘Bizim de katkımız olsun!’ demiyorlar…

Yabancı şirketlerin de, Araplar’ın da hamleleri açık ve net; son kuruşumuza kadar soymak…

 

*- PARASINI ÖDEMİŞLER

 

Büyük protestoların hedefi olan Ali Koç şu açıklamayı yaptı:

‘Biz bize ayrılan tüm yerlerin tüm biletlerini satın aldık!’

Yani gereken yapıldı..

Ayrıca şu sözlerini de paylaşayım:

‘Şanlıurfa’ya bir sözümüz var. Beşiktaş ile oynanmamış bir maçımız var. İki kulüp anlaşarak bu maçımızı da Şanlıurfa’da oynayarak bölge insanına futbol sözümüzü yerine getiririz…’

Ben bu arada, oynanmayan bir dakikada biten Galatasaray- Fenerbahçe arasında ‘Ne olacak?’ diye beklerken şuna şaşırdım;

‘Sarı lacivertli genç oyuncular, sahayı terk ederken, golü atan Icardi alkışlıyordu!’

Hoşuma gitti..

Ama az sonra birisinin işareti ile sanki Avrupa Şampiyonu olmuş gibi dakikalarca hoplayıp zıplayan ‘Şampiyon Fenerbahçeli!’ futbolcuların zıplayıp gösteri yapmalarını anlayamadım…

Yine dikkatimi çekti;

Mertens yapılan ısrara rağmen kutlamalara katılmadı.

Belirttiğim gibi bu arada provakasyonlar hat safhada!

 

*- CUMHURİYET TARİHİNİN...

 

Şimdi sözü, bir belediyemizde basın ve halkla ilişkiler servisinden emekli olan ‘hasta’ denilecek noktada Galatasaraylı olan Alpaslan Ege’ye vereyim;

Sarı- Kırmızılı Alpaslan Ege şöyle diyor:

‘Galatasaray bu sene şampiyon olursa, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük başarısı olur. Rakiplere bak;

Siyaset, Medya, Sosyal Medya, Fenerbahçe, Yalan, iftira, algı, Tehdit, Beşiktaş, Kulüpler Birliği, Koç Holding, Para, reklam, sponsorluk, TFF, MHK, PFDK…

TFF ve PFDK Fenerbahçe ye ağır ceza vermez.1 yıl super kupa men ve bir miktar para cezası gelir.

Mert Hakan Yandaş hakemi tehdit etti ceza almadı İrfan Can Kahveci küfür etti diye mi ceza alacak?

Son 2 senedeki tüm ilişkiler detaylı bir şekilde yargıya taşınmalıdır. Yetti!...’

Daha neler neler?

 

*- EZİKLER  KULÜBÜ!

 

Bakın bir ara İzmir’de hakemlik ve spor yazarlığı yapan, sonra Antalya’ya yerleşen Yücel Tuzcuoğlu ne yazmış;

‘Kadın voleybol da Vakıfbank ya da Eczacıbaşı, Erkek voleybol da Halk bankası yada Ziraat bankası, Kadın basketbol da Mersin B.Ş Belediyespor, Erkek basketbolda Anadolu Efes…

Tribünlerinde yer alıp, dünyanın en büyük spor kulübü Fenerbahçe’ye karşı ezikliklerini saklamaya çalışan F. ve Ö. seviciler maalesef ki tatmin olamıyor.

Zira bütün branşlarda Fenerbahçe şampiyon oluyor…

Hem Türkiye, hem Avrupa hem de dünya şampiyonluklarına oynuyor..

Ha.. Bir de kürek, boks ve atletizm takımları var Fenerbahçe’nin..

Galatasaray hiçbirinde Fener' e rakip bile olamıyor…

Zira ne çapları  ne ruhları, ne paraları yeter Fenerbahçe’ye rakip olmaya!!

Ne de F. operasyonları!!

Her zaman her yerde en büyük Fenerbahçe…’

 

*- KUPA MÜRİTLİĞİ..

 

Peki, özellikle Galatasaray tarafından bir ara ‘kardeş’ kulüp gibi görülen, ama Ali Koç’un büyük firmalarından birinin sponsor olması üzerine ‘Beşiktaş’a karşı da söylentiler yapanların Beşiktaş taraftarı ne düşünüyor?

Takipçilerimden Bayram Kirez de kendini tutamayıp, Mikail Erdoğan’ın yazdıklarını, paylaşmış;‘

“Akşamdan beri ‘FB-GS kupa maçı hakkında kim ne diyor?’ izliyorum.., (Ben Beşiktaşlıyım.)

Bir kere daha anladım ki bazı GS taraftarında gözü kapalı takım seviciliği var.Çirkin çirkin yorumlar diz boyu.

Yahu, ‘U19'la maça çıkacağız!’ demiş Fener, öyle de çıkmış, ‘Bu maçı kazanmak ve kupa umurumuzda değil!’ diye mesaj vermiş,

GS haala,

‘Dakka bir, nassı koyduk!’, ‘Korktular kaçtılar!’, ‘Kaçmasaydı daha çok koyacaktık!’ gibi… gibi… gibi…

‘Fener burda!’ ne diyooor:

‘GS neredeeee?’

Futbolda müritleşmek böyle bi'şey işte!

 

*- NE DEMEK?

 

“17'lik çocuklarla maça çıkacağım!” demek, ‘Böyle futbolu, federasyonu, kupayı, hakemi, şunu, bunu, sistemi, yayın işlerindeki katakulliyi, en çok da asrın liderimizin futbola soktuğu çomağı protesto ediyor ve kupadan vazgeçerek konuya dikkat çekiyoruz!" diyor…

Buna karşılık GS ise, ‘ikardi nassı koydu ama’larda!

Bu maçta delikanlılık, karşı takımın da (GS) U19'la maça çıkması olacaktı, İkardi'nin küçük çocuklara gol atması değil…

 

*- GÖZE ALMIŞ

 

Zaten FB yenilmeyi göze almış da gitmiş oraya.

‘Banane, as kadroyu çıkarsaydı’ demek, teee pasolig uygulamasından başlayan ve en son Araplara oyuncak yapılan ve hatta içine edilen bu futbolun, bu anlamlı kupanın, ne hale geldiğini ANLAMAMAK'tır!

Leynn Beşiktaşlılar! Gözümsünüz..

İyi ki bir ‘Beşiktaşlılık ruhu’ var bizde.

Fener'in Protest duruşuna selam çakıyoruz!

Yaşasın futbol delikanlılığı.

Kupa sayısı hiç önemli değil, anlayana…’

Ben İzmirliyim, İzmirsporluyum…

O kadar…

Ehh arada soranlara da ‘Beşiktaş’ı tutuyorum’ diyorum…

Bu kadar…

Ama şunu da ilave edeyim;

Aylar sonrasında seçimli kongre yapacağını açıklayan Futbol Federasyonu Başkanının koltuğu bırakmamak niyetinde olduğunu anlamamak ve haklı bulan bahaneler yaratanların da mutlaka bir maddi ya da manevi beklentileri olduğunu söyleyebilirim.

Bir ay içinde genel kurul yapılabilir…

Diğer söylemler, o günü kadar köprülerin altından çok sular akacağı ve koltuklarını koruyacaklarını hesap edenler içindir.

RAMAZAN BAYRAMINIZ KUTLU VE ŞEKER TADINDA OLSUN…

İNŞALLAH!...

 

*- BUNA ‘KİN’ DENİR

 

Hatırlatayım;

Bolu’nun Tanju Özcan isminde bir belediye başkanı var.

Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkanlığı zamanında bu başkanı verdiği demeçlerden dolayı disiplin kuruluna verdi ve CHP’den ihracını sağladı.

Aynen içanadolu ile Ege arasında sıkışıp kalmış olan Afyon’un yeni CHP’li kadın başkanı gibi, halkın istediği, ama genelde boyundan büyük laflar eden Tanju Özcan CHP’nin yeni yönetimi ve Genel Başkanı Özgür Özel’in isteği üzerine ‘Disiplin suçu’ af edildi ve tekrar partili başkan oldu.

Bunda bir şey yok..

Ama ‘haddini aşma!’ diye bir olay var.

Az önce, ben bu yazıyı tamamlarken şu mesajı paylaştı:

“Birileri oturduğu emekli koltuğundan ‘Yeni yönetimi’ tebrik edeceğine, makosen giymekten bahsediyor. Bence sen evine git, ev terliklerini ve hırkanı giy otur oturduğun yerde…’Anadolunun Emeklisi…’

Şaşırmış mı, ne?

Tanju Başkan’ın dünyadan haberi yok…

Gerek Genel Başkan Özgür Özel’i, gerekse Türkiye’nin birinci partisi durumuna gelen CHP yönetimini ilk tebrik eden Kemal Kılıçdaroğlu…

Seçimler öncesi ve sonrasında bu konuda olumlu ve birleştirici beyanat ve ifadeler veren de Kemal Kılıçdaroğlu…

Adam farkında değil..

Bakalım bu günlerde bu konuda neler görecek, neler okuyacağız…

 

 

 

 

 

  Bu yazı 895 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI