BİLİNÇALTIMIZIN GİZEMLİ DÜNYASI

*- KİME GÜVENİYORLAR

 

Ben bu sorunun yanıtını bebeklerden vereyim:

‘Anneye!’

Ama içimizde ‘Hem anne, hem de baba!’ olanlar var.

Bunlar de şehreminler, yani belediye başkanları…

Acaba öyle mi?

Öyle olsa neden bu güvenli insanları değiştirip, yerlerine başka güvenli (!) insanları getirelim, seçelim?

Şimdi konuyu değiştireyim:

Ne demişler?

‘İnsanda güzel olan yüzdür!

Yüzde güzel olan gözdür!

Ama insanı insan yapan;

Ağzından çıkan sözdür!’

Ne diyoruz?

‘İnandığını yapan insanların enerjileri asla tükenmez!’

Tamer Yıldırım da anımsatıyor:

‘Karakterin kusursuz hale gelmesi şudur;

Her günü son günmüş gibi yaşamak, duyarsız olmadan ve yapmacıksız!’

Bunu Bayramın ilk günü yaşadım!

Karşılıksız sevgi, menfaatsiz bir yaşam sürdüren, bildiklerini beklentisiz anlatan öğreten, gerçek emekçi ve haberci meslektaşım Cemal Bilge’den!

Öyle güzel, uyarıcı, bilgilendirici, düşündürücü, öğretici bir Bayram yazısını okurlarıyla paylaştıktan sonra fenalaşarak aramızdan ebediyyen ayrılan Cemal Bilge’den…

Dikkat edin!

Kim halkın sırtından, cebinden, evinden büyük paralar ve şöhret kazananları, neredeyse ‘unutulmazlar’ adına kaydedenlere bakın!

Onlar da aynı sahnedeler…

Körlerle sağırlar birbirini ağırlar sözü sanki bunlar için söylenmiş, yazılmış…

Şimdi bunlar yine sahnedeler;

Belediyelerin yani bizlerin sayesinde ‘Halkçıyız!’ diyerek milyonları, milyarları götürüyorlar, ya da götürmek için ‘Bayram’ hazırlıklarını yapıyorlar…

Nasıl çocuklar için her gün Bayram ise…

Bunlar için de öyle, tüm belediyeler, tüm kurumlar, tüm belli yerlerdeki kişiler, bunlar için ‘Bayram’ değerinde ve güzelliğindedirler…

Mutlaka ve mutlaka, sonunda kendilerine maddi ve manevi şekilde dönecek hikâyelerini, romanlarını yazıp filmlerini yaparlar…

Hiçbirinin gerçek işleri, alın teri ile kazançları yoktur…

Düşünün, irdeleyin bakın…

 

*- PLAN UYGULANIR

 

Yalnız politikada değil, yaşamın her adımında, hiçbir şey kazayla olmaz!

Franklin D. Roosevelt zamanında ne demiş?

‘Olmuşsa öyle planlanmıştır!’

Franklin D. Roosevelt, sözünü şöyle bitiriyor:

‘Plana sadık kal!’

Franklin D. Roosevelt’ten bu yana başta Amerikalılar olmak üzere dünya üzerinde söz sahibi devletlerin yönetimlerini, iç ve dış politikalarını, düşünürlerinin yazılarını, önerilerini, yaptıklarını inceleyin karşınıza şu çıkıyor:

‘Plana sadık kal!’

İşte bu planın Türkiye gerçeklerini duyuran gerçekten akil insanlarımız ve araştırmacılarımız var…

Söyledikleri bir bir gerçekleşiyor ve ortaya çıkıyor.

Okuyan, düşünen, araştıran, son zamanların en çok konu edilen ‘Koyun gibi olmayanlar’ oylarını buna göre kullananlar çoğalıyor.

 

*- ŞAŞIRTIYORLAR

 

İzmirli olduğum için İzmir ve Egeli yönetici ve siyasileri yakından takip etmeye çalışıyorum.

Her ne kadar Egeli tek başına oynamayı sevmesini, bazı Doğu ve Güneydoğu illerinde olduğu gibi ‘toplu müdafa, toplu hücum’ taktiğini bilmedikleri uygulamadıkları olsa da, ben birlik ve beraberlikten yanayım.

İşte bu düşüncelerle geçenlerde, Ödemişli devlet adamı ve siyasetçi Aytun Çıray’ın söylediklerine kulak verdim, Franklin D. Roosevelt’in bu ünlü sözünü anımsadım:

‘Plana sadık kal!’

Bunu da en iyi becerenler ortada…

Devlet Bahçeli Meral Akşener’e ‘partinin başında dur, bir yere gitme!’ deyince, Aytun Çıray da Halk TV’de ‘Şule Aydın ile Kayda Geçsin’ programında şöyle demişti:

‘Akşener Erdoğan ile dirsek temasındaydı!’

Bunları da bir yana bırakalım ya şu iddiaya ne demeli?

‘6’lı masadan PLANLI olarak kalktı!’

Sanıyorum bu konu çok konuşulacak…

 

*- UYARININ NEDENİ

 

CHP’nin çok ama çok yıllar sonra bu yerel seçimlerde gelinen nokta çok konuşuluyor.

CHP aldığı oylarla ilk kez hem AKP’yi ve diğer partileri geçmiş oldu, böylece ‘Birincilik ipini’ göğüsledi.

Yerel seçimde CHP, ülke genelinde 37.77 oy alarak birinci parti oldu. CHP, kazandığı büyükşehir ve il sayısını 35'e yükseltti. İktidar partisi AKP ise 24 ili kazanarak ülke genelinde yüzde 35.49 oy aldı.

Geçtiğimiz yılki genel seçimde katılım oranı yüzde 87,04 iken bu seçimde katılım oranı 71,68 olarak ölçüldü. 31 Mart'ta 13 milyon 174 bin 393 seçmen sandığa gitmedi.

Seçim sonuçlarını değerlendiren AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ne dedi?

Okuduk, dinledik…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan son AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası seçim yenilgisi üzerinde yapılan çalışmalarda dikkat çeken bir 'kibir' tespiti yapıldı.

Erdoğan’ın, sonbahara doğru kurultayı gerçekleştireceği ve büyük bir değişimin işaretini vereceği belirtiliyor.

İddiaya göre;

AKP'de ‘Kibir’ uyarısı boşa yapılmadı.

Partinin güven tazelemesi gerek, değerlendirmeleri yapılıyor.

Erdoğan’ın yeteri kadar bilgilendirilmediği de iddialar arasında.

Özeleştiri yapmak gerekirse halkın yüksek enflasyon ile mücadele konusunda güveni düştü.

Bir iddiaya ve değerlendirmeye göre ise,

Yerel seçimde; başka partiye oy vermek istemeyen seçmen de sandığa gitmemeyi tercih ediyor!

Son anketi paylaşmadan önce şunları da yazmak istiyorum.

Biliyorsunuz;

Herkesi bir süreliğine kandırabilirsiniz.

Bazılarını hep kandırabilirsiniz.

Ama herkesi hep kandıramazsınız…

Analizler, yorumlar buna göre olur…

 

*- NE OLUYOR?

 

Şimdi size Optimar Araştırma’nın son anketinden söz edeceğim.

Açın Google’ı, Optimar yazın.

Önünüze çıkacak neredeyse tüm notlar ‘AKP’ye yakınlığıyla bilinen anket şirketi..’ diye başlıyor olacak.

İşte o şirketin son anketi, başta Saray, AKP cephesinde ciddi bir sarsıntıya yol açtı.

Ben de şaşırdım, ‘Ne oluyor?’ diye…

Bundan sonra da, hepimizi şaşırtacak çok olaylara tanık olacağız gibi…

Optimar Araştırma şirketi, yeni anketinde sandığa gitmeyen seçmenlere ‘Sandığa gitseydiniz hangi partiye oy verirdiniz?’ diye sordu.

Seçmenin tercihi CHP oldu.

Sonuçlar ise şöyle:

CHP: %27,9, AKP: %20,9, Zafer Partisi: %9,4, Yeniden Refah Partisi: %4,8, DEM: %2,9…

Erdoğan’ın en güvendiği kalemlerden birinin, Abdülkadir Selvi’nin köşesinde sansürsüz yayınlanınca.. Buna şaşırmamak elde değildi doğrusu.

Görmeyenler için özetleyeyim:

Türkiye’nin en önemli sorunu olarak, vatandaş yüzde 60.6 oranında ‘ekonomi’ dedi.

İkinci sırada sadece yüzde 6.1 oranıyla Suriyeliler ve düzensiz göçmenler yer aldı.

En kritik başlık:

‘Ekonomide sorunu kim çözer?’ sorusuna ankete katılanların yüzde 24.3’ü CHP dedi. AKP diyenler yüzde 20.2’de kaldı.

Kayyum sorusuna verilen yanıt da çok dikkat çekici:

Yüzde 53.7 oranında seçmen ‘belediyelerde kayyuma hayır’ dedi.

Bunun sıkıntısı İzmir’in Urla ilçesinde de ortaya çıktı.

CHP bu yerel seçimlerde ‘rekor’ üstünde oyu, 31 Mart öncesinde sırasıyla 3 ayrı kayyum ile yönetilen Urla’da aldı.

Önceki kayyum kaymakam, giderayak yayınladığı ‘veda’ mektubunda CHP’ye önceki dönemlerde oy veren Urla halkına da açıkça hakaret etmişti.

Seçim sonuçlarına dair memnuniyet sorusunda ankete katılanların yüzde 53’ü ‘seçim sonucundan çok memnun ve memnun olduğunu’ söyledi…

Ya işte böyle…

Şunu da söyleyeyim:

Geçtiğimiz yılki genel seçimde katılım oranı yüzde 87,04 iken bu seçimde katılım oranı 71,68 olarak ölçüldü.

31 Mart'ta 13 milyon 174 bin 393 seçmen sandığa gitmedi.

Benim iddiam ise şöyle:

Sandığa gitmeyenlerin büyük oranı CHP’li…

Ama son gelişmeler onların tekrar partilerine bağlanmalarını sağladı…

Bunun en güzel örneği ise İzmir…

Ama hala gündüz bile ‘rüya’ görenler var.

Ben de meraklısı çok olduğundan ‘rüyaları’ yazıp paylaşmayı düşündüm…

 

*- RÜYA GÖRENLERE

 

Rüyalar, insan zihninin gizemli ve büyülü bir köşesidir. İşte rüyalar hakkında bazı ilginç gerçekler:

1. Rüyaların Unutulma Oranı: Uyandıktan sonra rüyanın yarısı yaklaşık 5 dakika içinde unutulur ve 10 dakika sonra %90'ı hafızadan silinir. Rüyalarımızın büyük bir kısmını hatırlamıyoruz.

2. Görme Engelliler de Rüya Görür: Doğuştan görme engelli olanlar rüyalarında duyusal deneyimler yaşarlar (örneğin, dokunma, koklama). Sonradan görme engelli olanlar ise görsel öğeleri rüyalarında görebilirler.

3. Yüzler ve Rüyalar: Rüyalarımızda sadece tanıdığımız yüzleri görürüz. Zihnimiz yüzleri hayal edemez, bu nedenle rüyalarımızda genellikle hatırlamadığımız gerçek insanların yüzlerini görürüz.

4. Renkli Rüyalar: İnsanların %12'si siyah-beyaz rüya görürken diğerleri renkli rüyalar görür. Bu oran zaman içinde değişmiş olabilir.

5. Duygu Yoğunluğu: Rüyalar genellikle semboliktir ve anlamsız gibi görünen objeler derin bir sembolik dil kullanarak mesajlar iletebilirler. Endişe duygusu uyandıran rüyalar daha yaygındır ve olumsuz rüyalar olumlu rüyalardan daha fazla görülür.

6. Hayvanlar da Rüya Görür: Hayvanlar da uyurken insanlar gibi rüya görürler. Köpekler rüya gördüklerinde patilerini koşar gibi hareket ettirirler ve mırıldanırlar¹.

7. Uyku Felci ve Rüyalar: REM uykusu sırasında vücut felç edilir, böylece rüyada yapılan hareketler gerçek hayatta gerçekleşmez. Ancak bu mekanizma uyanıkken de çalışabilir.

8. Cinsiyet ve Rüyalar: Erkekler genellikle başka erkeklerle ilgili rüyalar görürken kadınların rüyalarında kadın ve erkek karakterler daha eşit olarak yer alır.

Rüyalar, bilinçaltımızın gizemli dünyasında bizi şaşırtan ve keşfetmeye değer bir alanı temsil eder.